Ağır Depresyon Nedir?

Kendinizi mutsuz, bitkin, eskisi kadar enerjik hissedemiyorsunuzdur. Eskiden keyif aldığınız aktivitelerden keyif almıyor, sadece tüm gün yatağınızda yatmak istiyor, günlük rutinleriniz gözünüzde büyüyorsa, bu yazıyı dikkatle incelemenizi tavsiye ediyorum. Konumuz ağır depresyon, klinik ismi ise majör depresyon. 

Depresyon halk arasında sanılanın aksine bir gün depresyonda olup, diğer gün düzelebilecek bir durum değildir. Ya da o hafta hiç modunuz yoktur kendinize zaman vermek istiyorsunuzdur. “Depresyondayım.” diye adlandırırsınız. Fakat genele bakıldığında ağır depresyon hafife alınabilecek bir durum değildir. Tedavi edilmediği sürece hayati problemlere sebebiyet verir. Yazının diğer kısımlarında ağır depresyon diye adlandırılan ruhsal bozukluğun ayrıntılarına değineceğim.

Ağır depresyon, klinik depresyonun en şiddetli halidir. Depresyon, duygusal, bilişsel ve fiziksel semptomlarla karakterize edilen bir ruh hali bozukluğudur. Ancak ağır depresyon, diğer depresyon türlerine göre daha şiddetli semptomlara sahiptir ve kişinin günlük yaşamını önemli ölçüde etkiler. 

Ağır depresyon gerçekten zorlayıcı bir durumdur. Ağır depresyon ile yaşamak sürekli bir karanlık yağmur bulutunun üstünüze çöktüğünü hissetmek gibidir diyebilirim. Derin bir üzüntü hali, geleceğe dair umutsuzluk, elinizden bir şey gelmeme hissi, çaresizlik sürekli olarak içinizdedir. Bu duygular iç içe geçmiş sizi sarmalamıştır sanki. Eskiden size iyi gelen aktivitelere, şeylere karşı ilginiz azalmıştır. Hiçbir şeye karşı heyecanınız kalmamıştır. Hiçbir durumdan tatmin olmaz ve zevk alamazsınızdır. Her şey siyahtır, hayatın beyazları kaybolmuştur. 

Hobilerinizin, arkadaşlarınızın, işinizin, okulunuzun hiçbir şeyin anlamı kalmamıştır. Sosyal iletişim halinde olmak size korkutucu gelmeye başlamıştır. Sosyalliğe enerjiniz yoktur ki! Kendinizi anlatmaya mecaliniz yoktur. Enerji eksikliği büyük bir sorundur sanki üzerinizde koskoca bir fil vardır. Sürekli üzerinizde duruyormuş gibi hissedersiniz. Basit, her zaman yaptığınız rutinler artık sizin için büyük bir çaba göstermeye başlamıştır. 

Yatağınızdan kalkmak sizin için gerçekten zorlayıcıdır. Uykusuzluk veya aşırı uyuma gibi problemler yaşarsınız. Geceleri uyuyamazsınız, gece ve gündüzleriniz birbirine karışmıştır. İştahınız değişmiştir. Artık eskisi kadar çok yiyemiyor olabilirsiniz veya eskiden yiyemediğiniz her şeyi yiyorsunuzdur. İştahınız artmış veya azalmış olabilir. 

Ağır depresyon düşüncelerinizi de etkiler. Hiçbir işe odaklanamamaya başlamışsınızdır, konsantre olamıyorsunuzdur. Sanki beyninizin üzerine de bir bulut çökmüştür. Artık düşünürken filtreleme yetinizi kaybetmiş olabilirsiniz. Karar verme yetenekleriniz zayıflamıştır ve günlük yaşam oldukça zorlu hale gelmiştir. Ağır depresyonun en zor kısmı ise kendine zarar verme düşünceleriyle boğuşuyor olabilirsiniz. Bu düşünceler yoğun ve korkutucudur. Bu düşüncelerin geçici olduğunu, ağır depresyonun semptomlarından biri olduğunu unutmamak önemlidir. Ve evet ağır depresyon bu şekildedir. Kişilerin günlük yaşantısını yaşanamaz hale getirebilir. Fakat ağır depresyonun tedavisi mevcuttur.

Ağır Depresyon Belirtileri

Belirtilerin nasıl göründüğünü ve nasıl hissettirebileceğine yukarıda değindim fakat daha açıklayıcı bir şekilde maddelemek istiyorum. Ağır depresyon belirtileri kişiden kişiye farklılık gösterebilir. Bazı insanlarda ise eylemlerde değişkenlik olmaz. Zihinlerinde bu hislerle mücadele ederler. Belirtiler şu şekildedir:

  • Enerji kaybı ve yorgunluk hissi: Kişi üstünde bir yük hisseder. Sanki çok ağır bir spor yapılmıştır. Vücut yorgun düşmüştür oysa tüm gün yataktadır. Halsizlik hissi, günlük aktiviteleri yaparken zorlanma depresyonun fiziksel belirtilerindendir.
  • Eskiden zevk alınan şeylerden zevk almama: Genellikle ilgi duyulan aktivitelere karşı ilgi azalması görülür. Ağır depresyonla mücadele eden bazı kişiler değiştiklerini düşebilirler. Fakat aslında değişen onlar değil, ruh halleridir. Zevk alınan şeylere duyarsızlık hissi hissedilir. Tatmin edici duygular tamamen kaybolabilir.
  • İştah değişimi: Ağır depresyon yaşayan kişilerde iştah değişimi görülebilir. Bazı kişilerin iştahı tamamen kaybolabilir bazılarında ise tam tersi aşırı yeme eğilimi görülebilir. Bu durum sağlıksız kilo kaybına veya alımına sebebiyet verir.
  • Kendine zarar verme düşünceleri ve girişimleri: Ağır depresyon hayatı tehdit eden bir ruhsal sorundur. Ağır depresyon yaşayan kişilerde kendine zarar verme düşünceleri ortaya çıkabilir. Bu tür düşüncelerin dikkate alınması ve acil yardım alınması gereklidir.
  • Konsantrasyon sorunları ve düşünme zorlukları: Kişiler bir işe odaklanırken güçlük çekebilirler, hafıza problemleri, karar verme ve çözüm becerilerinde zayıflama görülebilir. Bunların sonucunda ağır depresyon yaşayan kişilerde dalgınlık ve kafa karışıklıkları belirir.
  • Uyku kalitesinde azalma: Uyku düzeninde değişim, uykuya dalamama, uyandıktan sonra bir daha uyuyama, geceleri geç sabahları erken uyanma görülebilir. Ya da tam tersi aşırı uyuma isteği ve uyuma depresyonun yaygın belirtilerindendir.
  • Yoğun bir üzüntü, umutsuzluk: Sürekli bir hüzün hali mevcuttur, umutsuzluk, çaresizlik hislerini yaşamak ağır depresyonun temel belirtilerindendir.

Bu belirtilerden kendinizde veya çevrenizde gözlemiyorsanız, acil bir şekilde psikiyatri uzmanı veya bir klinik psikoloğa görünmeniz gerekmektedir. Ciddiye alınması ve tedavi edilmesi gereken ağır depresyon kişinin hayatını riske atabilecek ciddi bir problemdir!

Ağır Depresyon Nedenleri

Ağır depresyonun nedeni çoğu psikolojik rahatsızlıkta da olduğu gibi kişiden kişiye, yaşam koşullarına, gelişim çağına, deneyimlerine göre farklılık gösterebilir. Fakat genellikle etki edebilecek faktörler şu şekildedir:

  • Bağımlılıklar: Alkol bağımlılığı, madde bağımlılığı, kumar bağımlılığı gibi bağımlılıklar ağır depresyonun yaşanmasına etki eden faktörler arasındadır.
  • Çevresel Etkenler: Kişilerin olumsuz hayat deneyimleri, iş stresi, okul stresi, travmatik olaylar, istismar, iş kaybı, maddi kayıplar, sevdiklerinin ölümü, ayrılıklar gibi hayatın getirebileceği olumsuz yaşam deneyimleri de ağır depresyonun tetikleyicisi olabilmektedir.
  • Genetik Yatkınlık: Bazı araştırmalar ağır depresyonun gen ile aktarılabileceğini öne sürmüştür. Aile öyküsünde bu durumdan mustarip olan kişilerin ağır depresyon yaşama olasılığı olmayan kişilere göre daha fazladır.
  • İlaç kullanımı: Uzun süreli ilaç kullanımı görülen kişilerde bazen hormonal dengesizlikler görülebilir. Bunun sonucunda ağır depresyon tetikleyicisi olabilir.
  • Kimyasal değişiklikler: Kişilerin beyinlerinde bazı kimyasal değişimler sonucunda ağır depresyon görülebilir. Özellikle serotonin, noradrenalin ve dopamin gibi nörotransmiterlerin dengesizliği ağır depresyonun oluşumunda etkili olabilir. Bunun yanında beyindeki kimyasal maddelere etki eden maddelerin kullanımı da ağır depresyonu tetikleyebilir.
  • Kişilik faktörü: Bazı kişilik özellikleri de depresyonun tetikleyicilerindendir. Kişinin düşük öz saygısı olması, mükemmeliyetçi olması, kendine eleştirel tutumu gibi bazı kişilik özelliklerinin etkisi vardır.

Ağır Depresyon Tedavi Yöntemi

Ağır depresyon kişinin hayatını riske atabilecek bir ruhsal bozukluktur. Tedavisi mevcuttur. Fakat ne kadar erken bir uzmana danışılırsa o kadar iyidir. Kişilerin semptomları farklılık gösterebileceğinden, kişiye özel terapi yöntemi kullanılır. Genelde kullanılan terapi yöntemleri şu şekildedir: 

  • Antidepresan, İlaç kullanımı: Ağır depresyon yaşayan kişiler genellikle psikoterapi seansları süresince ilaç takviyesi de alırlar. Bunun sebebi tamamlayıcı tedavi olması gerektiğidir. İlaç kullanımı ve psikoterapi kombinasyonu kişilerin içinden çıkamadıkları zihinsel süreçlerin hafiflemesine yardımcı olur.
  • Bilişsel Davranışçı Terapi: Ağır depresyon yaşayan kişilerde düşüncelerin altında yatan olumsuz düşünce şemalarını ve kalıplarını, yanlış inançları tanımlarız. Bunun sonucunda düşüncelere müdahale etme şansımız vardır. Olumsuz düşünceler ile gerçekçi ve olumlu düşünceleri yer değiştirmeyi hedefleriz. Aynı zamanda olumsuz davranış kalıplarına etki edebilme şansımız doğar, bu kalıpları değiştirerek daha sağlıklı kalıplar ile yer değiştiririz.
  • Çözüm odaklı terapi: Kişinin düşüncelerini ve davranışlarını, çözüm odaklı düşünceye yöneltmeyi hedefleyen bir terapi yöntemidir. Demem o ki danışanın bardağın boş tarafına değil, dolu tarafına bakmasını hedefleriz. Seans süresince, danışanın güçlü yanları ve hedefler ön planda tutulur. Bu sayede ağır depresyonda olan kişinin yaşadığı derin çaresizlik ve umutsuzluk hissi hafifletilir.
  • EMDR (Göz hareketleriyle duyarsızlaştırma ve yeniden işleme) EMDR, yöntemi kişilerin travmatik olayları ile ilişkili duygusal problemleri azaltmaya yardımcı olan bir araçtır. Depresyonun altında yatan sebep travmatik bir deneyim ise EMDR kullanımı yapabiliriz.
  • Kabul ve kararlılık terapisi: Hayatın getirdiği zorluklara göğüs germek için kullanılan bir terapi yöntemidir. Acılara acı olarak bakmayı değil, onların kabulünü sağlarız. Bu süreçler sonrasında kişilerin yaşam hedeflerini belirler olumsuz davranışlar ile olumlu davranışları yer değiştirmeyi hedefleriz.
  • Psikanaliz: Son günlerde çok yaygın olarak kullanılmasa da depresyonun altında yatan bilinçdışı düşünceleri ve duygusal içerikleri araştırmayı ve fark etmeyi sağlayan bir terapi yöntemidir. Kişilerin geçmiş deneyimlerine ve bilinçdışı süreçlerine odaklanırız bu sayede danışanın depresyon semptomlarını anlayıp çözmesine yardımcı olma şansımız doğar.

Ağır Depresyon Tedavisi için 5 Çözüm Yöntemi

  1. Öncelikle bir uzman arayışında olun! Ağır depresyon hafife alınmayacak bir problemdir. Kendinizde bu bahsedilen belirtilerden görüyorsanız şu anda bir uzman arayışı içerisine girmenizi öneririm.
  1. Rahatsızlık olduğunu kabul edin! Bu durum doğru tedavi yöntemi ve uzmanla tedavi edilebilecek problemdir. Biliyorum umutsuzluk belirtiler arasında da var fakat geçici bir süreç olduğunu hayatın bu şekilde devam etmeyeceğini kabul edin.
  1. Sabırlı olun! Kendinizi zorlamayın! Ağır depresyon tedavi sürecinin süresi kişiden kişiye farklılık gösterebilir. Seanslara katılım ve iş birliği ile zaman kısaltılır. Fakat yapılabilecek en büyük şey sabırlı olmaktır. Adımlarınızın yavaş olması yürümediğiniz anlamına gelmez.
  1. Destek sistemlerinizi kullanın! Biliyorum belki de sosyal izolasyon semptomu ile boğuşuyor olabilirsiniz fakat bu süreçte aile, arkadaşlar sevdiklerinizin desteği oldukça önemlidir. Hayatınıza bir umut ışığı yakmak için sosyal desteklerinizi verimli kullanmaya özen gösterin.
  1. Küçük ve erişebilir hedefler belirleyin! Gündelik yaşantınızda yapabildiğiniz aktiviteleri yapamıyor olabilirsiniz. Bunları yapmak için küçük adımlarla hareket edin. Örneğin kitap okumak istiyorsunuz fakat bir türlü eliniz gitmiyor. Bir gün sadece kitaba uzanın, diğer gün kitabı bir elinize alın, diğer gün kitabın sayfalarını gözden geçirin. Yapmak istediğiniz hedefleri kendiniz için basitleştirin!

Deniz Doğruöz

Klinik Psikolog / Uzman Psikoterapist

Online ve Yüz yüze Psikolojik Destek 

İstanbul Ataşehir Anadolu Yakası

Yorum Yaz

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.